Bu blog yazımızda okuduğum iki yeni makaleden derlediklerimi paylaşmak istedim.
İlk makalenin konusu ergen beyni ve okulların ergenlik dönemindeki gençlere duygu yönetimi konusunda nasıl destek olabilecekleri ile ilgili;
“Ergenlik, aileler ve eğitimciler tarafından genellikle tedirginlikle beklenen bir dönem olarak karşılık bulur. Çünkü ergenler sınırları test etmeye, yeni şeyler denemeye, risk almaya hazırdırlar, daha önce deneyimlemedikleri yeni her şey onlar için ilgi çekicidir. Tam da bu nedenle aslında okulların ve ailelerin ergenler için güvenli ortamlar sunmaları daha da önem kazanır.
Ergenlik dönemi beyinde en hızlı değişimlerin ve gelişmenin olduğu ikinci kritik dönemdir. Duygu regülasyonu, karar verme, oto kontrol, odaklanma becerilerinden sorumlu olan pre-frontal korteks bu dönemde hızlı bir gelişme gösterir. Aslında birçok ergen, çocukluk dönemine göre bilişsel becerilerde daha iyi performans göstermeye başlarlar, hatta neredeyse yetişkinler kadar iyi olabilirler. Ancak bu beceriler duygusal süreçlerde pek işe yaramaz. Yani matematik veya fizik dersindeki kavramları ve problemleri çözebilirken arkadaş ilişkilerinde karşılaştıkları sorunları çözemeyebilirler. Diğer bir değişle bilişsel olarak neden sonuç ilişkisini oldukça iyi kurabilirlerken işin içine duygular ve ilişkiler girdiğinde bu beceriler o kadar da iyi işlemeyebilir.
Ergenler risk almaya yatkındırlar, bu onların bireyselleşme, kendilerini keşfetme sürecinde işlevsel bir özelliktir. Risk alma yatkınlıkları,onların neden sonuç ilişkisi kuramadıkları anlamına gelmez tam tersi gelişen bilişsel becerileri sayesinde davranışlarının sonuçlarını tahmin edebilirler. Ancak bu dönemde sosyal kabul diğer tüm kriterlerin önüne geçer. Bir ergene sigara içmenin ya da madde kullanımının zararlarını, tehlikelerini anlattığınızda bunu anlar ama zararlı olan bu maddeleri denemesine korkutucu bilgi ile engel olamazsınız. Eğer arkadaş baskısına karşı gelebilecek sosyal ve duygusal becerilerden yoksunsa, tehlikelerini bilse bile yine de o davranışı deneme ihtimali yüksektir. Çünkü akran kabulü ya da baskısı bu dönemde oldukça etkilidir.
Ergen beyni akran baskısının neden olduğu stres ile baş etmekte zorlanır. Bu nedenle olası yasal sonuçları ya da sağlık ile ilgili olumsuz yaşantıları akranları tarafından dışlanmaya veya rahatsız edilmeye tercih edebilir. İşte bu nedenle ergenlik döneminde ve hatta öncesinde güçlü, sağlıklı akran ilişkileri kurulması için yatırım yapmak oldukça önemlidir. Risk alma davranışlarını yöneltebilecekleri güvenli ortamlar oluşturmak (yaratıcılıklarını kullanabilecekleri projelere yönlendirmek vb.) bu zorlu dönemin yönetilmesinde yardımcı olabilir.*
Bu noktada okuduğum diğer makaleye geçiş yapabilirim; bu makale, bir lise öğretmenin öğrencileri ile duygusal dayanıklılığı geliştirmeye yönelik yaptığı 4 aşamalı bir uygulama hakkında.
Önceki makale ergenlerin stres ve duygusal durumlar ile baş etmekte zorlanabildikleri üzerineydi. İkinci makale ise öğrencilerinin stres ile baş etmekte zorlandığı fark eden bir öğretmenin ergenler ile yaptığı bir çalışma ile duygusal dayanıklılığını güçlendirmesi ile ilgili;
“Ergenlerin son yıllarda daha çok stres altında oldukları, özellikle depresyon ve kaygıya bağlı zorluklar ile baş etmekte sorun yaşadıkları gözlemleniyor. Buna neden olarak ise sosyal medayanın ve akademik müfredatın ergenler üzerinde yarattığı baskı olarak düşünülüyor. Nedenleri ne olursa olsun önemli olan ergenlerin stres ile baş etme konusunda duygusal dayanıklılığını güçlendirebilmek. Sınıf ortamında ergenler ile stres ile baş etmelerini destekleyecek 4 aşamalı bir model onlara yardımcı olabilir.
- Aşama: Stres yaratan etkenleri/durumları belirlemek
- Aşama: Stres yaratan durumlar karşısında genellikle verdikleri tepkileri belirlemek
- Aşama: Stres yaratan durumlarla baş etmek için yeni beceriler düşünmek
- Aşama: Yeni baş etme becerilerini denemek ve sürdürmek
İlk aşamada öğrencilerden stres altında hissettikleri durumları yazılı olarak tanımlamaları isteniyor. Yazdıklarını daha sonra güvenli sınıf ortamında birbirleriyle paylaşıyorlar.
İkinci aşamada ise öğrenciler stres yaratan bir durumla karşılaştıklarında akıllarına gelen ilk tepkilerini yazıyorlar. Burada önemli olan içlerinden geçen ilk tepkilerini doğru, yanlış diye düşünmeden yazabilmeleri. Öğretmen kendi hayatından örnek vererek öğrencilerin dürüst cevaplar vermesine yardım ediyor.
Öğrenciler cevaplarını yazdıktan sonra da her bir cevabı 1=En kötü seçenek 5= En iyi seçenek olarak 1 ile 5 arasında derecelendiriyorlar. Bu aşamada öğretmen öğrenciler ile her bir cevabın derecelendirmesinin üstünden tek tek geçiyor. Burada önemli olan cevaplarını yargılamak değil olası verdikleri tepkilerin olası sonuçlarını değerlendirebilmek ve farkındalık yaratmak.
Sonraki aşamada öğretmen öğrencilerine stres ile baş etme becerilerini tanıtarak, zor durumlar ile olumlu bir şekilde baş etme yöntemlerinin üzerinden geçiyor. Bu noktada öğrencilerin zor durumlar ile baş etmelerine yardımcı olabilecek farklı teknikler belirlemek, her öğrenci için farklı yöntemlerin işe yarayabileceğini akılda tutmak önemli. Diğer bir önemli nokta ise bu aşamada öğrencilerin davranışları için dışsal etkenleri suçlamak yerine verdikleri tepkilerden sorumlu olduklarını fark etmelerini sağlamak. İlk aşamada yazdıkları tepkiler yerine olumlu baş etme becerilerini kullanarak daha farklı sonuçlar elde edebildiklerini değerlendirmeleri bu aşamanın diğer bir amacı.
Son aşama ise yeni öğrendikleri becerileri kullanmaya devam etmelerine destek olmak. Her öğrenci günlük yaşamından örnekleri paylaşarak yeni öğrendikleri baş etme becerilerini sınıfta tartışırlar. Bu şekilde öğrenciler birbirlerine öneri ve destek verebilirler.**
Ergenlik zorlu bir süreç; bu nedenle sosyal ve duygusal becerileri desteklemeye devam etmek daha da önemli.
Ece Akın Bakanay
Kaynaklar:
*https://www.edweek.org/ew/articles/2018/10/10/the-teen-brain-how-schools-can-help.html?cmp=SOC-SHR-FB&fbclid=IwAR0OM9eXQKj3KDJUFi74QtR4rbMhQT0Uj66jYsZqhj4XpL3uhQAM_Vg79ZE
**https://www.edutopia.org/article/4-step-process-building-student-resilience?utm_source=Edutopia+Newsletter&utm_campaign=1e65f1f21b-EMAIL_CAMPAIGN_120518_enews_a4stepprocess&utm_medium=email&utm_term=0_f72e8cc8c4-1e65f1f21b-79442115
Comments are closed.