Bugün size çok beğendiğimiz bir yazıyı aktarmaya çalışacağız. Yazının konusu ve başlığı “Çocuklara Beyini Nasıl Anlatırsınız/Öğretirsiniz?” . Böyle doğrudan çevirince nöroloji ya da biyoloji ile ilgili bir yazı imiş göründüğünün farkındayız. Ama aslında yazı duygularımız, düşüncelerimiz, davranışlarımız üzerine ve beynimizde işlerin nasıl yürüdüğünü basit bir şekilde aktarıyor. Bu nedenle sizlerle paylaşmak istedik.
Yazar Dr. Hazel Harrison çocuklarla ve aileler ile çalışan bir Klinik Psikolog. Buradan sonra sözü ona bırakıyoruz.*
*Çocuklara Beyinlerinde Olanları Nasıl Öğretirsiniz?
Eğer çocuklar beyinlerinde neler olup bittiğini anlayabilirlerse kendilerini kontrol edebilmek, bilinçli seçimler yapmak için bir adım atmış olurlar. Bu bilgi ebeveynler içinde oldukça yararlı olabilir. Beyinin nasıl çalıştığını anlarsak çocuklar bizim yardımımıza ihtiyaç duyduklarında nasıl tepki vereceğimizi belirleyebiliriz.
Bazen beynimiz güçlü duyguların (stres, korku, kaygı, öfke) etkisi altında kalır. Böyle durumlar hepimiz için zor olsa da özellikle çocuklar için daha da zorlayıcıdır. Bu yüzden beyinde neler olup bittiğini anlamalarına yardım etmek oldukça önemlidir. Neler yaşadıklarını anlamaya ve ifade etmeye yarayacak yeni bir dil öğrenmek gibidir. Yeni bir dil öğrendiğinizi düşünün etrafınızda bu dili bilen insanlar var ise iletişim kurmak daha kolay olacaktır.
Çocuklara ve ailelere beyinde işlerin nasıl yürüdüğünü şu şekilde anlatıyorum;
Karşınızda Beyin Evi: Alt Kat ve Üst Kat
Çocuklara beyinlerinin iki katlı bir eve benzediğini söylerim. Bu fikri Daniel Siegel ve Tina Payne Bryson’nın Tüm Beyinli Çocuk kitabından edindim. Bu benzetmeyi biraz daha ilerletip evde yaşayan kişiler üzerine konuşmaya ve onlar ile ilgili hikayeler oluşturmaya başladım. Aslında tüm yaptığım neokorteks (düşünen beynimiz: üst kat) ve limbik sistem (hisseden beynimiz: alt kat) fonksiyonlarından bahsetmek.
Alt Katta ve Üst Katta Kimler Yaşıyor?
Genel olarak üst kat sakinleri düşünen, problem çözen, plan yapan, duyguları düzenleyen, yaratıcı, esnek ve empatik tipler. Bunlara isimler veriyorum; Sakin Sami, Esnek Elif, Çözümcü Çetin vb.
Alt kat sakinleri ise hissedenler grubundan. Onların en önemli işi bizi güvende tutmak ve temel ihtiyaçlarımızın karşılandığından emin olmak. Onlar tehlikeli durumları fark etmek ve bu durumlarda alarm verip bizim gerekirse kaçmamızı, savaşmamızı ya da saklanmamızı sağlamak için çalışırlar. Buradaki karakterler Alarmcı Ali, Korkak Koray, Büyük Patron Pars…
Aslında onlar nasıl isimler verdiğiniz çok da önemli değil, önemli olan neden bahsettiğinizi aktarabilmeniz, çocuklarla birlikte uydurduğunuz isimler olabilir, çizgi film ya da kitap karakterleri de olabilir. Yeter ki aranızda ortak bir dil oluşturun.
Tepemizin Tası Attığında: Alt kat idareyi ele alırsa…
Beynimizin en sağlıklı çalıştığı durumlar alt kat ve üst kat bir arada çalıştığında gerçekleşir. Alt katı ve üst katı birbirine bağlaya merdivenler olduğunu hayal edin. Merdivenlerde aşağı yukarı hareket eden ve gerekli mesajları gerekli yerlere ulaştıran karakterler olduğunu düşünün. Bu sayede bizler doğru kararlar verebilir, insanlar ile iletişim kurabilir, kendimizi zor durumlardan kurtarabilir, heyecanlı bir oyunu eğlenerek oynayabiliriz.
Bazen alt katta Alarmcı Ali bir tehlike fark eder, Korkar Koray paniğe kapılır ve Büyük Patron Pars bedenimize tehlikede olduğumuzu söyler. Büyük Patron Pars adı üstünde patronluk taslayan biridir, genelde bağırır ve der ki “Tehlike geçene kadar kontrol bizde üst kattakiler tehlike geçtikten sonra tekrar işlerinin başına dönebilirler. İşte bu durumda tepemizin tası atmıştır. Yani alt kat ile üst arasındaki iletişim sağlayan merdivenler artık çalışmamaktadır ve artık üst kat ile alt kat birbirine bağlı değildir.
Bazen Tepemizin Tasının Atması Güvenliğimiz İçin Gereklidir
Beyindeki her kafadan bir ses çıkarsa, o zaman işler karışabilir. Böyle durumlarda Büyük Patron üst kattakileri devre dışı bırakarak alt kattakilerin güvenliği sağlamak için çalışmasını sağlar. Böyle durumlarda bedeni tehlikeden korumak için ne yapılması gerekiyorsa onun yapılması için gerekli düzenlemeleri yapar, hızla uzaklaşmak gerekiyorsa kalp hızını arttırarak koşmak için gerekli koşulları oluşturur ya da tehlikeden saklanmak gerekiyorsa bedenin gerekli bölümlerine gerekli komutları verir. Bizi güvende tutmak için çalışır.
Çocuklardan kaçmanın ya da saklanmanın yapılacak en güvenli şey olduğu durumları düşünmelerini isteyin. Kullandığınız örnekleri gerçekten tehdit edici ve gerçekleşme ihtimali olan örneklerden seçmemeye özen gösterin. Örneğin parkta oynarken bir dinozor görürlerse alt kat sakinlerinin neler yapabileceği üzerine konuşabilirsiniz.
Peki Alt Kat Sakinlerinin Yanıldığı Durumlar
Hepimizin zaman zaman tepesinin tası atar, çocukların yetişkinlere göre daha sık başına gelir. Çocukların beyinlerinde Büyük Patron küçük tehlikeleri ve krizleri bile büyük tehdit gibi algıladığında alarm düğmesine basıp öfke nöbetlerine neden olabilir, çünkü çocuklarda üst kattın oluşumu henüz tamamlanmamıştır ve bu işlem yirmili yaşlara kadar devam edecektir.
Bu gerçeği çocuklara ve anne-babalara vurgulamak gerekebilir. Çocuklara anne-babalarını markette çikolata için tepinip ağlarken görüp görmediklerini sorarım, kıkırdayarak cevap verirler. Onlara aslında anne-babalarında en az çocuklar kadar çikolatayı sevdiklerini ve istediklerini anlatırım, ama yetişkinler böyle durumlarda Sakin Sami ve Çözümcü Çetin’in işi devralmasını sağlayıp bütün kontrolü Büyük Patrona bırakmazlar (yani en azından bazı durumlarda). Yani gerçek bir tehlike ve tehdit yoksa üst kattakiler kontrolde kalırlar.
Çocuklara beyinlerinin hala gelişmeye devam ettiğini ve öğrenmek için farklı deneyimler yaşadıkça becerilerinin gelişeceğini anlatırım. Bu sayede güçlü duygular ile baş etme yöntemleri hakkında konuşmak mümkün olur.
Duyguları Düzenlemek için Ortak Bir Dil oluşturmak
Beyinde işlerin nasıl yürüdüğü hakkında bilgi sahibi olmak anne-babalara yol gösterici olacaktır. Mesela korkmuş ya öfkeli bir çocuktan sakin olmasını hiç istediniz mi. Muhtemelen evet. Ama artık biliyoruz ki Sakin Sami üst katta yaşıyor ve tepenin tası attığı noktada artık pek fazla yapabileceği bir şey yok çünkü alt kat il üst kat arasında bağlantı yok. Sakin Sami’nin tekrar işinin başına dönebilmesi için önce katların yeniden birleşmesi gerekiyor. Çocukların sakinleşme becerisini kazanmaları ve kullanmaları çok kolay değildir bu noktada ebeveynlerin ya da öğretenlerin bu süreçte yardımcı olmak için empati ve sabır ile yaklaşmaları gerekebilir ki bu da bizlerin de sakinleşme becerilerini sıkça kullanmamız anlamına gelir.
*Kaynak: http://www.mindful.org/how-to-teach-your-kids-about-the-brain/
Bu yazı Sosyal Duygusal Öğrenme Akademisi tarafından çevrilmiştir. Görseller orijinal metindeki görsellerden Türkçeye çevrilerek yeniden oluşturulmuştur.
Comments are closed.